21 Şubat 2008 Perşembe

TV ve Hayat Kuşağı





O yıllarda sanki güneş bile başka doğardı. Okulda yapılan bir gün öncenin çizgi film kritikleri, He-Man’ in Hayvan Adam ve İskeletor’ la olan rekabetleri, Akira vuruşunun incelikleri hakkında ki yorumlar… Yakari’ nin müziği ise, (o yaş gurubu ve çoğumuz için) o dönemin bir Mozart bestesiydi. Her yıl daha farklı dokularla tanışırdık. Mahalle arası maç turnuvaları artık, 1.5 litrelik uzun cam şişe Coco Cola’ sına oynanmaya başlandığı zamanlardı. Sabah kuşağı çizgi filmleri değil de, akşam üstü dizilerinin revaçta oldu günler gelmişti yaşamımızda. Tekila ve Bonetti’ nin maceralarını, A Takımı’ nın (insanların burnu bile kanamadan) bir takım aletleri bir araya getirerek ortalığı havaya uçurmasını, Cosby Ailesi’ nin (kulağımdan hala gitmeyen o başarılı seslendirmesiyle) yaşam tarzını, Alf’ in kedilere olan takıntısını, ve Küzen Larry’ nin ‘Mutluluk Dansı’nı ekledik hayatımıza. O yokluğunda hayatın, küçük mutlulukları ve hüzünleriydi onlar, belkide hayatımızın kilometre taşlarıydı hissetmediğimiz.

Hiç yorum yok: