20 Şubat 2008 Çarşamba

Misketlerimin Katili (Commodore 64)




Oyun kasetini başa alırken olay mahali terk edilir, 'Commodore' kendi kaderi ve gürültüsüyle baş başa bırakılırdı. Sonra annelerimizin "Yatın artık!!!" çığlıklarına kadar süren oyun geceleri. İşte o makina oyun konsollarının atası, o zamanın hayat tarzı olan misketin bir adım ilerisi. Bizleri sokaktan eve ilk o sokmamış mıydı sanki? Misketlerin, annelerimizin vazoları içinde dekoratif süs olmasının da başlıca sebebi o değil miydi? Ve de yeşil gafçiğimin ilk katili olma şerefi onun değil miydi sanki? Neyse ki misketlerim hala vazoda. Ve kendisi (hatta annem için bile) vazonun içine giremeyecek kadar çirkin. Artık o da, gürültüsüyle bile olmasa da, kaderiyle olması gerektiği yerde. Tozlu ve en nihayetinde SESSİZZZZZZZ!!!

Hiç yorum yok: